Anasayfa 9 Genel 9 Dünyanın Yeni ve Eski 7 Harikası

Dünyanın Yeni ve Eski 7 Harikası

16 Nis, 2025

Dünyanın yedi harikası, insan eliyle meydana gelen olağanüstü güzellikteki, mimari ve tarihi öneme sahip yapıtlar olarak dünya harikaları olarak anılıyor. Etkileyici yapılar, insan yaratıcılığının ve mühendisliğinin sınırlarını zorlayan eserler olup, tarih boyunca birçok kişiyi büyülemiştir. Eski ve yeni olarak iki ayrı liste bulunan dünya harikaları, geçmişin ihtişamını ve günümüzün yenilikçi tasarımlarını bir araya getiriyor. Eski Dünya’nın Yedi Harikası, Antik Çağ’da inşa edilmiş ve zamanın en etkileyici yapıları olarak kabul edilmiştir. Bunlar arasında Mısır’ın Büyük Piramidi, Babil’in Asma Bahçeleri ve Rodos Heykeli gibi yapılar yer alır. Öte yandan, Yeni Dünya’nın Yedi Harikası, günümüzde hala ayakta olan ve modern mühendislik harikası olarak kabul edilen yapılardan oluşur. Bu iki liste, insanlık tarihine damgasını vuran eşsiz yapıtları kutlamaktadır. 

Dünyanın Eski Yedi HarikasıAntik dönemlerin en etkileyici yapıları arasında yer alan dünya harikaları, insanlığın mimari ve sanatsal yeteneklerini sergileyen eserlerdir. Fikri olarak M.Ö 5. yüzyılda Heredot tarafından ortaya atıldı. Yunan tarihçi, dönemin en etkileyici yapıtlarını tanımlamak amacıyla bu terimi kullanarak, insanlığın yaratıcılığını öne çıkarmıştır. Eserlerin sayısı zamanla belirginleşmiş ve dünyanın eski 7 harikası kabul gören yapılar, M.Ö 2. yüzyılda son halini aldı. Büyük piramitler, bahçeler ve heykeller gibi çeşitli mimari eserleri içerir ve günümüzde bile etkileyiciliğini korumaktadır. 

Dünyanın Eski Yedi Harikası

Keops Piramidi

keops piramidi

Keops Piramidi, Mısır’da bulunmakta ve Khufu Piramidi olarak bilinir. Mısır firavunu Khufu için inşa edildiği öne sürülen bu piramit, biçimi, büyüklüğü ve tarihi ile ilgi çekiyor. Bu etkileyici yapı, geçmişten günümüze kadar olan sürede gizemini korumaya devam etmektedir. Keops Piramidi’nin inşası yaklaşık 20 yıl alıyor ve bu süreçte binlerce işçi, taşları kesip taşıyarak bu muazzam yapıyı meydana getiriyor. Mısır’ın en büyük piramidi olma özelliğini taşıyan Keops Piramidi, mimari şaheseriyle de dikkat çekiyor. 3800 yıl boyunca dünyanın en büyük yapay yapısı olma özelliğini taşıyan Keops Piramidi, hem tarihsel hem de kültürel açıdan büyük bir değer taşımaktadır. Ziyaretçileri kendine çeken bu piramit, antik Mısır’ın mühendislik ustalığını ve firavunların otoritesini temsil etmektedir.

Babil’in Asma Bahçeleri

babil asma bahçeleri

Babil’in Asma Bahçeleri, Eski 7 Harika arasında yer alan, oldukça esrarengiz bir antik harika olarak tanımlanmaktadır. M.Ö. 600 civarında inşa edildiği düşünülen bu eşsiz yapının tam yeri ve biçimi bilinmemektedir. Tarih boyunca çeşitli araştırmalar yapılmış olmasına rağmen, konuya dair elde edilen bulgular yetersiz kalmıştır. Bu nedenle, bahçelerin gerçek görünüşü ve yapısının nasıl olduğu hakkında pek çok varsayımsal teori geliştirilmiştir. Babil’in Asma Bahçeleri’nin, günümüz Irak’ındaki Hille kenti yakınlarındaki Babil şehrinde bulunduğu düşünülmektedir. Ancak, bu harikanın varlığına dair somut kanıtların yetersizliği, tarihçiler ve arkeologlar için büyük bir gizem teşkil etmektedir. Bahçelerin, etkileyici mimarisi ve su mühendisliği ile donatıldığına dair anlatımlar, bu yapıların bir zamanlar gerçekten var olduğuna dair inancı pekiştirmektedir. Yine de, Babil’in Asma Bahçeleri, tarihsel bir sır olarak kalmaya devam etmektedir.

Artemis Tapınağı

artemis tapınağı

Antik dünyanın en büyük eserlerinden biri olarak bilinen Artemis Tapınağı, inşaat süreci yaklaşık 120 yıl süren bir çalışmanın sonucunda tamamlanmıştır. Lidya kralı Kroisos, muazzam yapıyı tanrıça Artemis’e adanmış şekilde inşa ettirmiştir ve milattan önce 550 yılında sona ermiştir. Mermerden yapılan Artemis Tapınağı, günümüzde İzmir’in Selçuk ilçesinde bulunmaktadır ve antik dönemdeki en önemli dini merkezlerden biri olarak kabul edilmektedir. Geçmişte sadece dini amaçlarla değil, aynı zamanda ticaret için de kullanılan Diana Tapınağı, zenginliği ve mimari yapısıyla öne çıkmaktadır. Zamanla değişik kültürlerin etkisiyle bu tapınak, hem dini hem de sosyal bir merkez haline gelmiştir. Ziyaretçiler burada ibadet etmekte ve ticari etkinliklerde bulunabilmektedir. Artemis Tapınağı, tarih boyunca birçok medeniyetin ilgisini çekmiş ve önemli bir turistik cazibe noktası olmuştur.

İskenderiye Feneri

iskenderiye feneri

İskenderiye Feneri, M.Ö. 300 civarında Knidoslu Sostratus tarafından inşa edilmiştir ve tarih boyunca en yüksek deniz feneri olarak tanınmaktadır. Bu etkileyici yapı, Akdeniz’deki denizciler için bir rehberlik işlevi görmüştür. Fenerin yüksekliği 135 metre olarak planlanmış ve böylece denizcilerin güvenli bir şekilde limana varmalarına yardımcı olmuştur. İskenderiye Feneri, tepesinde bulunan bronz ayna sayesinde 70 kilometre mesafeden görülebiliyordu. Bu özellik, denizcilerin geceleri bile doğru yolda ilerlemelerine yardımcı oluyordu. Maalesef, bu muhteşem yapı günümüze kadar gelememiştir; ancak tarih boyunca denizcilerin yaşamında önemli bir rol oynamıştır. Fenerin ihtişamı, antik dünyanın mühendislik harikalarından biri olarak anılmaktadır. İskenderiye Feneri, ayrıca antik dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilir ve onun anısını yaşatmak amacıyla birçok deniz feneri inşa edilmiştir.

Halikarnas Mozolesi

halikarnas mozalesi

Eski yedi harikadan biri olan Halikarnas, Karia’nın Kralı Mausolos’un kız kardeşi ve eşine ithafen inşa edilen etkileyici bir anıt mezardır. Türkiye’nin Bodrum bölgesinde bulunan bu yapı, antik dünyanın mimari başarıları arasında sayılmaktadır. M.Ö. 4. yüzyılda inşa edilen Halikarnas Mozolesi, hem estetik açıdan hem de yapısal olarak dönemin en önemli eserlerinden biriydi. Yüzyıllar boyunca çeşitli savaşlar ve doğal afetler nedeniyle tahrip olmuş olmasına rağmen, Halikarnas Mozolesi’nin günümüze ulaşan kalıntıları, Bodrum Açık Hava Müzesi’nde sergilenmektedir. Bu kalıntılar, ziyaretçilere antik dönemin sanat anlayışını ve mimari detaylarını keşfetme imkanı sunmaktadır. Zamanla kaybolan görkemiyle birlikte, bu anıt mezar, Bodrum’un tarihi ve kültürel zenginliklerinin bir parçası olarak hala büyük bir ilgi odağıdır.

Zeus Heykeli

zeus heykeli

Antik Yunan’ın en önemli eserlerinden biri olan Zeus heykeli, tarihi ve kültürel açıdan büyük bir öneme sahiptir. Bu heykel, M.Ö. 400’lü yıllarda ünlü heykeltıraş Fidias tarafından tasarlanmış ve Olympia’da konumlandırılmıştır. Heykelin yüksekliği yaklaşık 13 metre olup, dönemin sanatsal ve teknik yeteneklerini gözler önüne sermektedir. Yapımında fildişi ve altın kullanılmış olması, heykelin zarafetini ve ihtişamını artırmıştır. Zeus’un güçlü duruşu ve detaylı işçiliği, antik Yunan toplumunun inançlarını ve estetik anlayışını yansıtmaktadır.

Maalesef, bu eşsiz eser zamanla yok olmuştur ve günümüzde yalnızca tarihi kaynaklardan ve kalıntılardan bilgi edinebiliyoruz. Ancak Zeus heykeli, antik dönemin sanatı ve inançları hakkında önemli ipuçları sunmaktadır. Farklı kültürlerden gelen ziyaretçiler için Olympia bölgesi, bu heykelin izlerini taşıyan bir hazine gibi değer taşımaktadır. 

Rodos Heykeli

rodos heykeli

Dünyanın yedi harikasından biri olan Rodos Heykeli, Rodos adasının ticaret merkezi olarak önemli bir konumda bulunan liman girişinde yer almaktadır. Antik Yunan’ın güneş tanrısı Helios’a adanan bu heykel, M.Ö. 304 yılında Makedonyalı Antigonitlerle barış sağlamak amacıyla inşa edilmiştir. Heykelin yüksekliği 32 metre olup, yapım sürecinin 12 yıl sürdüğü ifade edilmektedir.

Heykelin ayakları kara topraklar üzerinde yer almakta ve ayaklarının arasından gemilerin limana girdiğine inanılmaktadır. Rodos Heykeli, sadece mimari bir başarı değil, aynı zamanda o dönemin insanlarının inançlarını ve sosyal ilişkilerini de yansıtan önemli bir semboldür. Antik çağ insanlarının mühendislik yeteneklerini ve sanatsal becerilerini gözler önüne sererken, Rodos’un tarihi ve kültürel mirasının da vazgeçilmez bir parçası olarak kabul edilmektedir. Rodos Heykeli, zamanla pek çok efsane ve hikayeye ilham vermiş, bu sayede tarih boyunca akıllarda silinmez bir iz bırakmıştır.

Dünyanın Yeni Yedi Harikası

Dünyanın tarihi ve kültürel zenginlikleri arasında yer alan dünyanın 7 harikası, insanlığın mimarlık ve sanat alanındaki en büyük başarılarını temsil eder. 2007 yılında İsviçre’de kurulan New 7 Wonders adlı bir organizasyon, dünya genelindeki insanları dünyanın yedi harikasının neler olduğunu söylemeye davet etti. Bu kuruluş, uluslararası bir oylama düzenleyerek yeni yedi harikayı seçmeyi hedefledi.

İlk olarak, Çin’in Büyük Seti, Meksika’daki Chichen Itza, İtalya’nın Colosseum’u, Hindistan’ın Tac Mahal’i, Brezilya’nın İsa Heykeli, Petra (Ürdün) ve Machu Picchu (Peru) gibi yerler bu listeye dahil edildi. Sadece mimari özellikleri ile değil, aynı zamanda bulundukları kültürel bağlam ve tarihsel önemi ile de dikkat çekmektedir. Her bir yapı, ziyaretçilerine farklı hikayeler anlatmakta ve insanlık tarihinin derinliklerine ışık tutmaktadır. 

Çin Seddi

çin seddi

Çin Seddi, dünyanın yedi harikası arasında bulunan en etkileyici yapılarından biridir. İnşasına, M.Ö. 7. yüzyılda, komşu devletlerin geçişini engellemek ve bölgedeki ilişkileri düzenlemek amacıyla başlanmıştır. Bu etkileyici yapı, dünyanın en uzun duvarı olarak nitelendirilmekte olup, uzunluğu boyunca pek çok savaş ve çatışmaya tanıklık etmiştir.

Huang Ho Nehri’nin kenarında inşa edilen Çin Seddi, Çin’in kuzeybatı bölgesinden başlayarak geniş bir alana yayılmaktadır. Bu savunma duvarı, düşman saldırılarına karşı koruma sağlamanın yanı sıra ticaret yollarını da güvence altına almıştır. Po Hay Körfezi gibi yerlerde, Çin Seddi’ne ait kalıntılar hala görülebilmektedir. Bu kalıntılar, geçmişe dair önemli birer tanıklık sunmakta ve ziyaretçilerine tarihi bir yolculuk deneyimi yaşatmaktadır.

Petra Antik Kenti

petra antik kenti

Petra Antik Kenti, dünyanın 7 harikası arasında bulunan eşsiz bir yer olarak, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu etkileyici tarihi şehir, “kayıp cennet” olarak da adlandırılmakta olup, 2000 yılı aşkın bir geçmişe sahiptir. Petra, Nabati halkı tarafından inşa edilmiş olup, bu medeniyet, bölgedeki en gelişmiş topluluklardan biri olarak tanınmaktadır. Şehir, stratejik bir konumda, önemli ticaret yolları üzerinde yer almasıyla öne çıkmaktadır. Petra’nın antik çağda zengin bir ticaret merkezi haline gelmesine katkıda bulunmuştur. Tarihsel süreçte Romalılar tarafından işgal edilmesi, şehrin kaderini etkileyen önemli bir dönüm noktası olmuştur. 

Tac Mahal

tac mahal

Tac Mahal, Hindistan’da Agra şehrinde yer almakta olan, dünyanın yedi harikası arasında gösterilen muhteşem bir yapıdır. 1631 ile 1654 yılları arasında anıt mezar olarak inşa edildiği bilinen eser, hüzünlü bir hikayeye sahiptir. İmparator Şah Cihan, eşi Mümtaz Mahal’in vefatından sonra bu anıtı yaptırmıştır; böylece aşktan doğan bir eser ortaya çıkmıştır. İnşaatında binlerce işçi görev almış ve çalışmalar toplamda 23 yılda tamamlanmıştır. Tac Mahal’in mimarları arasında üstat İsa Muhammed Efendi Lohari ve üstat Ahmet Efendi bulunmaktadır. Eserin muhteşem yapısı ve detayları, bu ustaların becerilerini gözler önüne sermektedir. Tac Mahal’in yüksekliği 74 metredir ve bu, onu çevresindeki diğer yapılarla karşılaştırıldığında daha da etkileyici kılmaktadır.

Kurtarıcı İsa Heykeli

isa heykeli

Kurtarıcı İsa Heykeli, dünya harikaları arasında yer alan eşsiz bir yapıdır. 1931 yılında ülkenin Portekiz işgalinden kurtuluşunun 100. yılı anısına inşa edilen Kurtarıcı İsa Heykeli, dünyanın en tanınmış yapılarından biridir. Muazzam heykel, Brezilya’nın ünlü karnavallarıyla bilinen Rio de Janeiro kentinin zirvesinde yer almaktadır.
Kurtarıcı İsa Heykeli, 30 metre yüksekliğiyle dikkat çekmekte ve İsa Peygamber, kollarını iki yana açmış bir biçimde insanları selamlamaktadır. Yerel halk için olduğu kadar dünyanın dört bir yanından gelen turistler için de önemli bir sembol haline gelmiştir. Heykelin bulunduğu Corcovado Dağı, doğal güzellikleriyle de öne çıkmaktadır. Her yıl milyonlarca kişi, bu ikonik yapıyı görmek ve fotoğraflamak amacıyla Rio de Janeiro’ya akın etmektedir. Kurtarıcı İsa Heykeli, yalnızca bir yapı olmanın ötesinde, inanç ve umut timsali olarak da büyük bir öneme sahiptir.

Chichen Itza

Chichen Itza

Chichen Itza, dünyanın 7 harikası arasında yer alan etkileyici bir antik şehirdir. Kristof Kolomb’un keşfinden önce Maya topluluğu için önemli bir yerleşim alanı olmuştur. Chichen Itza’nın inşası, milattan önce 700 ile 900 yılları arasına tarihlenmektedir ve bu dönemde bölgenin mimari ve kültürel gelişimine önemli katkılarda bulunmuştur. Günümüzde Chichen Itza, Meksika’da bir sit alanı olarak bulunmaktadır ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almaktadır. Özellikle El Castillo adı verilen piramidi, gözlemevi ve diğer birçok yapısıyla dikkat çekmektedir. 

Machu Picchu

Machu Picchu

Machu Picchu, Güney Amerika’da bulunan ve dünya harikaları arasında yer alan bir antik İnka şehridir. Lima’nın yaklaşık 90 kilometre mesafesinde, Peru’nun And Dağları’nda yer almaktadır. İnka İmparatoru Yupangui tarafından 1450 civarında inşa edildiği düşünülmektedir. Şehrin büyüleyici mimarisi ve etkileyici manzarası, onu turistler için vazgeçilmez bir seyahat noktası haline getirmiştir. Machu Picchu, deniz seviyesinden 2430 metre yükseklikte bulunmaktadır ve yapıldığı dönemde önemli bir dini ve kültürel merkez olmuştur. Kuruluşunun ardından yaşanan çiçek hastalığı salgını nedeniyle terk edildiği söylenmektedir. Günümüzde UNESCO Dünya Mirası olarak korunan Machu Picchu, her yıl binlerce turisti ağırlamaktadır.

Kolezyum

Kolezyum

Roma şehrinde yer alan kolezyum, dünyanın yedi harikası arasında yerini alan eşsiz bir yapıdır. M.S. 70-80 yılları civarında yapılan bu muazzam yapı, antik Roma döneminde sanatsal ve sportif etkinliklere ev sahipliği yapmak amacıyla inşa edilmiştir. Döneminin en büyük arenalarından biri olan Kolezyum, gladyatör dövüşleri ve çeşitli gösteriler için bir sahne görevi görmüştür. Zamanla kolezyum, taş çıkarma yeri, çalışma alanı ve türbe gibi çeşitli işlevler üstlenmiştir. Yapının mimari özellikleri ve geniş boyutları, onu yalnızca bir eğlence mekanı olmanın ötesinde, Roma’nın tarihine tanıklık eden bir sembol haline getirmiştir. 

İlginizi Çekebilir

Lübnan Gezi Rehberi

Lübnan Gezi Rehberi

Eğer hem yumuşak hava koşullarına sahip, hem geçmişi dolu dolu, hem doğal güzellikleriyle dolu,...

REZERVASYON