Ülkemizin en önemli turizm merkezlerinden biri Muğla’nın şirin bir ilçesi olan Fethiye, doğal güzellikleri ve tarihi değerleriyle her yıl binlerce turiste ev sahipliği yapıyor. Altın sarısı kumları, masmavi denizi ve yemyeşil doğası ile adından söz ettiren tatil beldesi; aynı zamanda sörf, tüplü dalış, yamaç paraşütü rafting gibi su sporlarıyla da macera dolu aktiviteler sunuyor. Her adımda geçmişin izleriyle karşılaşabileceğin Fethiye’nin en güzel koylarında tekne turu yapabilir, denizin ve kumsalın keyfini çıkarabilir, tarih kokan sanat kültür alanları ve antik kentlerden müzelere kadar en güzel yerleri gezebilirsin.
Fethiye’de Gezilecek Yerler
- Telmessos Antik Kenti
- Ölü Deniz
- Kelebekler Vadisi
- Tlos Antik Kenti
- Saklıkent Kanyonu
- Kuleli Beach
- 12 Adalar
- Paspatur
- Katrancı Koyu
Bir zamanlar dünyanın en eski ve kadim medeniyetlerinden Likya’nın en önemli şehirlerinden biri Telmessos olarak bilinen Fethiye, Ege Bölgesinde yer alıyor. El değmemiş plajları, ilgi çekici tarihi kalıntıları ile tam bir kültür kenti olan Fethiye’de gezilecek yerler listene ekleyebileceğin pek çok alternatif bulunuyor. İşte sana özel, Fethiye’nin en gözde turistik ve tarihi yerleri…
Telmessos Antik Kenti
Fethiye’den yaklaşık 15 kilometre uzakta yer alan Telmessos Antik kenti, ilçenin tarihteki ilk yerleşim merkezi. Antik kentte yer alan Amintas Kral Mezarları ve Telmessos Amfi Tiyatro gibi iki tarihi eseri mutlaka görmelisin. Oldukça görkemli bir anıt olan kral mezarları, iki sütunlu cephesiyle tüm şehri gözler önüne seriyor. Kayalara oyularak yapılan mezarlar muhteşem bir emeğin eseri. Yüze yakın merdivenle çıkılan kaya mezarlarının tarihi ise M.Ö 4. yüzyıla kadar uzanıyor. Telmessos Amfi Tiyatro ise ülkemizin denize yakın en eski tiyatrosu olarak biliniyor. Yaklaşık 5000 kişilik kapasiteye sahip olan tiyatro, Roma döneminden günümüze kadar ulaşabilen nadir tarihi eserler arasında yer alıyor.
Ölü Deniz
Fethiye merkez ile arası yaklaşık 11 kilometre olan Ölü Deniz, mavi bayrağa sahip plajı ve altın sarısı tertemiz plajıyla da ön plana çıkıyor. Aynı zamanda 950 hektarlık alana yayılan ve flora zenginliği ile tüm dünyada tanınan Tabiat Parkı ile turistlerin ilgi odağı olan Ölüdeniz, hem dinlenme hem de eğlence isteyenlerin göz bebeği. Dünyanın sayılı plajları arasında yer alan Ölü Deniz denince akıllara ilk gelen ise yamaç paraşütü. Beldedeki 1900 metre yüksekliğe sahip Babadağ’dan yamaç paraşütü ile uçsuz bucaksız Ölüdeniz’i ve yemyeşil Eşen Ovası’nı izleyebilirsin. Ayrıca jet ski, rüzgâr sörfü, su kayağı ve su altı dalışı gibi su sporları ve Dalaman Çayı’nda rafting yapmanın keyfini çıkarabilirsin. Dilersen tekne turuna katılabilir el değmemiş koylarında serin sulara atlayabilirsin.
Kelebekler Vadisi
Ölüdeniz’de yer alan ve doğal güzellikleri ile büyüleyen Kelebekler Vadisi, Babadağ eteklerinde saklı ve adeta cenneti andıran efsane bir güzellik. Etrafı yaklaşık 350 metreyi bulan sarp kayalıklarla çevrili olan koy, 80’inin üzerinde kelebek türü nedeniyle bu ismi alıyor. Özellikle Kaplan Kelebeği’nin yaşam alanı olan eşsiz koy etrafını çevreleyen kayalıklar sayesinde bakirliğini korumayı başarıyor. Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu tarafından sit alanı ilan edilen Kelebekler Vadisi’nde herhangi bir yapıya ve işletmeye izin verilmediğinden, burada ancak çadırını alıp minik bir kaçamak yapabilirsin.
Tlos Antik Kenti
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Tlos Antik Kenti, girişinde yer alan ve Tlaw olarak bilinen akropolüyle dikkat çekiyor. Fethiye’nin eşsiz doğasına hâkim manzarasıyla büyüleyen akropol, 500 metreyi bulan dik yamaçlarla korunuyor. Antik kenti çevreleyen surlarıyla görkemli bir görünüme sahip olan Tlos Kalesi, içerisinde yamaçlara oyulmuş anıt mezarları saklıyor. Bu mezarlar arasında Pegasus ile üç başlı canavarın resmedildiği Bellerephontes dikkat çekiyor. Akropol aynı zamanda stadyum, tiyatro, kilise ve hamam kalıntılarına ev sahipliği yapıyor. Likya’nın en önemli piskoposluk merkezlerinden biri olan Tlos Antik Kenti Hıristiyan dünyasında büyük bir önem taşıyor.
Saklıkent Kanyonu
Kaş ve Fethiye ilçeleri arasında yer alan Saklıkent Milli Parkı, Eşen Çayı üzerinde bulunuyor. Kızılçam, karaçam ve sedir ağaçlarının yoğun olduğu milli park, soyu tükenmekte olan pek çok bitkiyi de bünyesinde barındırıyor. Saklıkent Milli Parkının en değerli doğal güzelliğini ise Saklıkent Kanyonu oluşturuyor. Yaz mevsiminde piknik alanı olarak kullanılan kanyon, her yıl binlerce turisti ağırlıyor. Karaçay tarafından oluşturulan kanyon, taban debisi yüksek suyla dolu ve bu yüzden suya girilmesi mümkün değil. Kanyona girmek ve gezmek için dik yamaçlara asılan yaklaşık 200 metrelik bir köprü kullanılıyor. Bu köprüyü geçtikten sonra ise buz gibi suya sahip Karstik kaynaklarla karşılaşıyorsun. Fethiye’ye gittiğinde bir doğa harikası olan Saklıkent Kanyonu’nu görmeden dönmemelisin.
Kuleli Beach
Doğa ile baş başa bir tatil geçirmek istiyorsan Kuleli Beach tam sana göre. Turkuaz renkli denizi çevreleyen çam ağaçları ve altın sarısı kumları ile nefis bir manzaraya sahip olan koy, mavi ile yeşilin muazzam birlikteliğini gözler önüne seriyor. Rüzgâr ve dalga sesleri eşliğinde kitabını okuyabilir, huzurlu ve dingin bir tatilin keyfini çıkarabilirsin. Yılın tüm yorgunluğunu bir çırpıda atabileceğin bu koy, Fethiye şehir merkezine yaklaşık 3 kilometre mesafede yer alıyor. Şehir merkezine yakın olmasına rağmen dingin ve huzur dolu bir ortam sunan koyun bir bölümü ise Bayanlar Plajı olarak kullanılıyor. Tesettür plajı olarak da bilinen bu plaj, muhafazakâr kesimin ilgi odağı. Tente ile ayrılarak sadece bayanların girebileceği bir alan oluşturulan plajda dilediğin gibi denize girebilir, İslami kurallara uygun bir şekilde tatil yapabilirsin.
12 Adalar
- Kızıl Ada
- Zeytin Adası
- Domuz Adası
- Göcek Adası
- Boynuzbükü
- Göbün Koyu
- Tersane Adası,
- Bedri Rahmi Koyu
- Yavansu
- Kurşunlu Koyu
- Hamam Koyu
- Yassıca Ada olmak üzere 12 ada ve Kapıdağ Yarımadası’ndan oluşan 12 adalar, günlük tekne turu ile gezebileceğiniz muhteşem bir aktivite keyfi sunuyor. Göcek ya da Fethiye kalkışlı tekne turları ile bu adları gezebilir, körfezin en güzel renklerini keşfedebilirsin.
Paspatur
Eski Kent anlamına gelen Paspatur, ilçenin en eski yerleşim yerleri arasında yer alıyor. Marina’ya oldukça yakın olan bölgeyi mutlaka görmen gerekiyor. Ahşap cumbalı evleri ile geçmişe kısa bir yolculuk yapmanı sağlayan Paspatur, otantik havası ile büyüleyici bir atmosfer sunuyor. Birkaç sokağın oluşturduğu Paspatur Çarşısı’nı baştan sona gezmeli ve çarşının sonundaki Fethiye Hamamı’na girerek günün tüm yorgunluğunu üzerinden atmalısın. Ayrıca çarşının ortasındaki Osmanlı döneminden kalma Paspatur Camisi’ni de mutlaka görmelisin.
Katrancı Koyu
Fethiye şehir merkezine yaklaşık 16 kilometre uzakta yer alan Katrancı Koyu, eşsiz güzelliğe sahip denizinin yanı sıra içerisindeki tabiat parkının güzelliğiyle de seni kendine hayran bırakacak. Şehir hayatının karmaşasından sıkılıp kafa dinlemek ve huzur bulmak istiyorsan Katrancı Koyu tam sana göre. Tertemiz berrak denizinin maviliğinden kendini kaybedebilir, yeşilin tüm tonlarını keşfedebilirsin. Çam ve okaliptüs ağaçları ile iç içe olan Katrancı birbirine bitişik iki koydan oluşuyor. Deniz, kum ve güneş üçlüsüne doğa yürüyüşleri de eklemek istersen yanında bir çift spor ayakkabı götürmeyi unutma. Koydan 15 dakika süren bir patika yolu takip ederek çok daha sakin Kızlar Koyuna ulaşabilirsin. Etrafı çam ormanlarıyla kaplı olan Kızlar Koyu, dalgasız ve dingin denizi ile tüm gözlerden uzak keyif yapabileceğin eşsiz bir ortam sunuyor.
İlginizi Çekebilir: Fethiye Muhafazakar Tatil Villaları